ortalık

ortalık
"1. one´s immediate surroundings, the area around one. 2. middle, central. -ta in view, in sight. - ağarmak for it to get light outside (as dawn breaks). -ı birbirine katmak to put everybody in a state of alarm and confusion; to stir up a ruckus. - bozulmak 1. for public morals to go to the dogs. 2. for law and order to cease to exist. -a düşmek to become a prostitute. - düzelmek 1. for public morals to improve, get better. 2. for law and order to return. -ı ... götürmek to cover the whole place. -ta kalmak to be left all on one´s own, be left all by oneself. - kararmak for it to get dark (at sunset, owing to dark clouds). - karışmak for trouble and violence to break out. -ı süpürmek to sweep a place. -ı toplamak to tidy up, put a place in order. -ı toz pembe görmek to see the world through rose-colored glasses. -ı tutmak (for a sound, smoke, or a smell) to fill the air. - yatışmak for a degree of law and order to be restored, for things to calm down."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • ortalık — is., ğı 1) Bulunulan yer, çevre Ortalık karanlık, bizi kimse görmez, merak etme. P. Safa 2) İçinde bulunulan, yaşanılan ev, oda vb. yer Artık benim gündelikle çamaşıra, ortalık temizlemeye gitmeden başka çare kalmadı. H. E. Adıvar 3) Yeryüzünün… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık ağarmak — sabah olmaya başlamak Bu akşamki gerçek, ortalık ağarmadan tersine döner. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık düzelmek — toplum içindeki karışıklık yok olmak, tedirginlik kalmamak, maddi durum düzelmek Ben de ödünç para bulsam hiç düşünmeden alırım. Ortalık elbet düzelir, öderim. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık kararmak — akşam olmak O gün ortalık kararırken eve iki sivil memur girmiş. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık yer — is. Göz önünde olan, açıklık alan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık karışmak — toplumda veya devletler arasında düzensizlik baş göstermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık yatışmak — toplum içindeki düzensizlik ve kargaşa sona erip düzenli yaşayış yeniden başlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karanlık kesilmek — ortalık birdenbire kararmak Gece kandili birdenbire sönmüş, oda zifirî karanlık kesilmişti. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tozdan dumandan ferman okunmamak — ortalık çok karışık olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koşarta — ortalık, arkadaş, hatun …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağarmak — nsz 1) Beyazlaşmak Sakalı ağardı fakat gönlü kocamadı. N. Nâzım 2) Rengi solmak 3) Şafak sökmek Bir gün ortalık ağarmadan Kadıköy den vapura bindim. N. Ataç Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ağaran baş, ağlayan göz gizlenmez …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”